İKİNCİ KİTAP
ATALAR
Avraam’dan Yaakov’a
Leh Leha
VaYera
Haye Sara
Toledot
Peraşaları
(Yaratılış 12:1 – 28:9)
Leh Leha
פרשת לך לך
LEH LEHA PERAŞASI
Şimdi, Leh Leha peraşasından bahsedeceğiz. Bu peraşa Tora’da yedi bölüme ayrılmıştır.
YARATILIŞ 12.BÖLÜM
BÖLÜM 1
Tanrı Avram’a “Ülkenden, doğduğun yerden ve babanın evinden [ayrıl], sana göstereceğim ülkeye git” dedi.
Avram Haran’dayken; Tanrı, Avram’a babasının evinden ve şehirden ayrılmasını söyledi. O zamandan sonra Avram, Tanrı’nın ona daha sonra belirteceği topraklara doğru yol almaya başladı.1
Tanrı, Avram’a çok çaba sarfetmesini, yabancı şehirlere gitmesini ve oralarda kalmasını, evinin konforunu terk etmesini buyurdu. Bunun dört nedeni vardı.
Birincisi, o zamana dek Avram, o şehrin halkının elinden çok ıstırap çekmişti. Ona hakaret eden çok sayıda kötü insan vardı. Ona zarar vermek için onunla yakınlaşmışlardı, çünkü; onları azarlamış ve taptıkları putların boş ve faydasız olduğunu onlara açıklamıştı. İnsanlar, Avram’ın güçlü bir sihirbaz olduğunu; ateşli fırından dürüstlüğü sayesinde değil, sihir yaparak kurtulduğunu söylüyorlardı. Tanrı, daha fazla ıstırap çekmemesi için ona o yeri terk etmesini söyledi.2
İkinci neden, Noah Peraşası’nda gördüğümüz gibi, Avram’ın babasının put ticareti yapması ve onlara dindarca tapmasıdır. Avram’ın babası ile aynı şehirde yaşaması uygun değildi.3
Ancak Tanrı, insanların Avram’ın aleyhinde konuşmasını istemedi. [Babası yaşarken ayrılsaydı,] “Avram’ın terk ettiği babası yaşlı ve 145 yaşında. Babasını düşünmüyor ve babasının yardıma ihtiyacı olması durumunda yanında olmak ile ilgilenmiyor” diyeceklerdi. Tora bu nedenle, [Noah Peraşası sonunda bize] “Terah, Haran’da öldü” (Yaratılış 11:32) dedikten sonra, Avram’ın babasının evinden ayrıldığını belirtmektedir.
Ancak bu, Terah öldükten sonra Avram’ın ayrıldığı anlamına gelmemektedir. Terah gerçekte 205 yıl yaşamıştır [ve bu nedenle, babası öldüğünde Avram 135 yaşındaydı]. Bu peraşada daha sonra göreceğimiz gibi, Avram babasının evinden ayrıldığında 75 yaşındaydı. Böylece, Avram ayrıldıktan sonra Terah altmış yıldan fazla yaşamıştır.4 Terah öldüğünde, Yitshak çoktan 35 yaşına gelmişti.5
Kutsal Kitap bize Terah’ın kötü bir kişi olduğunu, bu nedenle ölü kabul edildiğini öğretmek istemektedir.6 Tüm kötü insanlar, yaşasalar bile ölü sayılırlar. Dürüst insanlar ise öte yandan, ölseler bile yaşıyor sayılır.
Şu sorulabilir, kötü insanlar yaşayan diğer insanlar gibi konuşup, yemek yerlerken nasıl ölü sayılabilirler?
Bu konu, Bereşit Peraşası 6.Bölüm’de yazmış olduğumuz kavramlar ile açıklanabilir. Adam, yaratılıştaki her şeyden sonra yaratılmıştı. Eğer erdemli olursa, dünyevi zevkler yerine kendi ruhunu takip ederse, her şeyden önce yaratılmış sayılır, çünkü; ruhu ilk gün yaratılmıştır. Ancak, bedeninin arzularını takip ederse, bu açıdan bir sivrisinek dahi yaratılış sırasında ondan önce gelir, böylece yaratılmışlar arasında en düşüğü olur.
Aynısı ve hatta fazlası kötü kişiler için geçerlidir. Sadece bedensel zevkleri ile ilgilenirler, ruhları ile değil. Bu nedenle, yaşam süreleri içinde bile ölü kabul edilirler. Ruha sahip olmayan bir bedenin “canlı” olduğu söylenemez.
Terah kötü bir insan olduğu için, Avram’a onu terk etmesi emredildi. Babasını onurlandırma veya ona yardım etme yükümlülüğü artık yoktu.
Tanrı, [Avram’a “babasının evini” terk etmesini söylerken] onu babasının sahip olduklarından hiçbir yarar sağlamaması konusunda uyardı. Onlar, kendilerinden her türlü faydanın yasak olduğu şeyler sınıfındaydı (Issurey Hana’ah). Noah Peraşası’nda bahsedildiği gibi Terah’ın işi put satmaktı. Avram, o şehirdeki kişilerden, ailesinden veya babasından para alamazdı. Tüm sahip oldukları putperestlik ile lekelenmişti, bu nedenle onlaradan herhangi bir fayda sağlamak ona yasaklanmıştı.7
[Tanrı’nın Avram’a memleketini terk etmesini söylemesinin] üçüncü nedeni, dünyada Tanrı’nın varlığını halka duyurmasıydı. Avram olmadan, insanlar gökte bir Tanrı’nın olduğunu bilmeyecekti. Tanrı, tüm dünyanın Avram’ın büyüklüğünü bilmesini istedi. O zamana dek Avram, bir mezarlıkta yatan küçük bir şişeye hapsedilmiş parfüm gibiydi. Hem şişe kapalı olduğu için, hem de kötü kokulu bir yerde olduğu için kimse bu güzel kokunun farkında değildi.8
Avram, değeri bilinmeyen değerli bir taş gibiydi. İçinde yaşayanlarının çok kötü insanlar olduğu Haran’ın çirkin ortamında yaşıyordu. Tanrı, Kendisi’nin iyi ismini halka duyurabilmesi için ondan yolculuğa çıkmasını istedi.
Dördüncü neden, Avram ve Saray’ın ikisinin de kısır olması ve mucizevi biçimde bir çocuk sahibi olmaya layık olabilecekleri tek yerin İsrail Toprakları olmasıydı.9 Ayrıca, bir insanın kaderini değiştiren dört şeyden biri, bir kişinin kaldığı yeri değiştirmesidir.10
Buradaki “ayrıl” kelimesi için kullanılan İbranice “Leh Leha” (לֶךְ לְךָ) ifadesidir. Bu ifadenin sayısal değeri yüzdür. Bu, Avram’ın yüz yaşındayken bir oğula sahip olacağına dair bir imadır.11
Avram iki yolculuk yaptı.12 Birincisi, Haran’a gitmek için babası ve ailesiyle birlikte Babil’i terk etti. Üç yıl sonra, Tanrı ona doğduğu yerden ve babasının evinden ayrılmasını ve ona göstereceği yere gitmesini söyledi. Avram bir yerden diğerine dolaşırken, 3.Bölüm’de görecek olduğumuz gibi, birkaç kral arasında bir savaş çıktı. Aynı zamanda, 4.Bölüm’de bahsedeceğimiz gibi, parçalanmış hayvanlar arasında antlaşma (Ben ABetarim) yaptı.
Avram, ikinci yolculuğunu yetmiş yaşındayken yaptı. Tanrı ona Haran’a dönmesini, babasını ve ailesinin geri kalanını ziyaret etmesini söyledi. Mucizevi biçimde uzay büzüldü; son derece kısa zaman içerisinde yolculuğunu yapabildi. Avram, orada Haran’da beş yıl boyunca kaldı.13
Avram 75 yaşındayken, Tanrı Kendisi’ni ona gösterdi ve babasını, toprağını ve doğum yerini terk etmesini söyledi. Onları tekrar göremeyeceği için onları kutsaması emredildi. Avram öyle yaptı.
Tora bu nedenle şöyle der, “Avram, Haran’dan çıktığında 75 yaşındaydı” (Yaratılış 12:4). Bu onun [Kutsal Topraklar’a] ikinci yolculuğuydu.
Bazıları, Avram’ın Ur Kasdim’de [ateşli fırından] kurtulduğunu görünce yollarını değiştirdiğini ve Tanrı’ya tapmaya başladığını söyler.14 Bu şu ayette ima edilmiştir, “Terah, oğlu Avram’ı, Aran’ın oğlu Lot’u ve gelini – Avram’ın eşi – Saray’ı aldı. Onlarla birlikte, Kenaan ülkesine gitmek üzere Ur Kasdim’den ayrıldı. Haran’a kadar geldiler ve orada yerleştiler.” (Yaratılış 11:31). Tora’nın Ur Kasdim’i “onlarla birlikte” demesi gereksiz olurdu, çünkü; [ayetin başında birlikte yolculuk yaptığını biliyoruz], “Terah, oğlu Avram’ı, …. aldı.” İlave ifade, Terah ve Lot’un kötü olmalarına rağmen, Avram ve Saray’ın arkasından gittiklerini ve kendilerini kötülük edenlerden ayırdıklarını bize öğretir.
Bu bize başka bir dersi öğretir. Bir kişi, yollarını değiştirmek ve kendini geliştirmek için çaba gösterirse, göklerden ona yardım edilir. Burada, Avram’ın Kutsal Topraklar olan Kenaan topraklarına gitmek için Ur Kasdim’i terk ettiğini görüyoruz. Ancak bundan sonra Tanrı ona ayrılmasını söylemiş ve onu kutsamıştır.15
NOTLAR:
- Raşi.
- Ramban; Yafeh Toar; Toledot Yitshak.
- Tanhuma.
- Yafeh Toar, sayfa 235.
- Raşi; Bereşit Rabba.
- Ibn Ezra, Noah bölümünün sonu.
- Hupat Eliyahu.
- Tanhuma; Bereşit Rabba.
- Raşi.
- Mizrahi; Zohar, Pinhas.
- Zohar 1:49, Tanhuma.
- Yafeh Toar, sayfa 235; Tosafot, Avoda Zara, sayfa16. Karşılaştır Abarbanel.
- Tosafot, aynı yerde, Sefer Olam’dan alıntı. Bu, Yevamot Bölüm 6’da Roş’un söylediği ile görünüşte çelişmektedir.
- Zohar, burada ve VaYera’da.
- Tzeror HaMor; Zohar, aynı yerde.