Yaratılış 23:7

Avraam kalktı ve ülkenin halkına, Het oğullarına eğildi.

Onlar, bu eğilişi kendilerine saygı göstermek için yaptığını sandılar. Aslında Avraam, bir yabancı olmasına rağmen halkın hemen isteklerini kabul etmeye istekli olmasından dolayı Tanrı’ya şükranla eğilmişti.

[Ayrıca Avraam, Hititleri onurlandırmak istemişti.] Hebron halkı Sara’nın cenazesine katılmış, cenaze tabutunu taşımıştı. Bunu yapmak için işlerini kapatıp çalışmayı bırakmışlardı; bu, Sara’ya onur göstermek ve Avraam’a iyilik yapmak içindi.⁶²

Cenazeler

Bir cenazeye katılmak ve ölüyü mezarlığa kadar götürmek büyük bir mitsvadır. Bu, kadın erkek herkes için bir yükümlülüktür. Her ne kadar cenaze işleriyle ilgilenen bir “gömü topluluğu” olsa da, bir cenaze defnedilmek üzere götürülürken bunu gören birinin herhangi bir işle meşgul olması yasaktır. Küçük bir kasabada, cenaze gömülene kadar insanlar birbirlerini selamlamazlar.


Bir cenaze alayı geçerken onu gören kişi, tabutu en az dört arşın (yaklaşık 2 metre) kadar takip etmezse, aforoz edilmeyi hak eder. Böyle biri hakkında “Yoksulla alay eden, Yaratan’ı lanetler” (Mişle/Süleyman’ın Meselleri 17:5) yazılmıştır. Ölüyle alay eden kişi Tanrı’ya hakaret etmiş sayılır. Ölü, artık mitsvaları yerine getiremeyeceği için “yoksul” olarak değerlendirilir. Bir kişi cenazeye eşlik etmezse, bu ölüye hakaret etmiş sayılır.⁶⁴


Ölü yeterince onurlandırılmış olsa bile, onu gören herkesin tabutu birkaç adım takip etmesi gerekir. Bu, ölü herhangi bir sebeple başka bir yere taşınıyor olsa da geçerlidir; yine de cenazeye eşlik etme yükümlülüğü vardır.


Bir kişi Tora çalışmasına dalmış olsa bile kitabı kapatıp cenaze alayına katılmak zorundadır.


Bazı görüşlere göre, erdemli bir yabancının cenazesine de katılmak gerekir. Böyle bir yabancının da Gelecek Dünya’da payı vardır.⁶⁵

Aşkelon’da iki bilgin birlikte Tora çalışıyordu. Bunlardan biri öldü ve cenazesine çok az kişi katıldı. Kısa süre sonra vergi tahsildarının oğlu öldü ve cenazesine çok sayıda insan katıldı. Şehirdeki herkes dükkânlarını kapatıp cenazeye iştirak etti. Sağ kalan bilgin üzüldü ve şöyle dedi:
“Arkadaşım büyük bir tsadikti. Ona neden gereken onur gösterilmedi?”

O gece rüyasında ona bir cevap verildi:


“Çok uzağa bakma. Tanrı herkese hak ettiği karşılığı verir. Arkadaşın bir günah işlemişti: Bir seferinde tefillinleri yanlış sırayla taktı; önce başındaki tefillini, sonra kolundakini. Bu günahı sebebiyle cenazesinde hiç onur görmedi ve böylece tek önemli günahı kefaret buldu.

Vergi tahsildarının oğlu ise ahlaksız ve kötüydü. Hayatı boyunca sadece bir iyilik yaptı. Bir gün babası arkadaşlarını davet etti ama çok az kişi geldi. Artan yemekleri atmak isterlerken oğlu bunları alıp fakirlere dağıttı. (Başka bir rivayete göre bir gün torbasından bir ekmek düştü, bir yoksul aldı, o ise onu utandırmamak için şikâyet etmedi.) Bu tek iyilik sebebiyle ona büyük bir cenaze nasip edildi; bütün ödülünü bu dünyada alması sağlandı.”

Ertesi gece bilgini tekrar rüyasında gördü; bilgin Cennet’te huzur içindeydi. Vergi tahsildarının oğlu ise bir çeşmenin yanında dili dışarı sarkmış bir şekilde susuzluktan perişandı; suya ulaşamıyordu.⁶⁶