Yaratılış 4:6-7

Tanrı, Kayin’e “Neden bu kadar kızgınsın? Neden üzgünsün?” diye sordu. “Doğru davransan affedilmeyecek misin? Ve [bil ki] eğer doğru davranmazsan günah kapıda pusudadır. Seni arzulamaktadır; ama sen ona hakim olabilirsin”.

 

Tanrı Kayin’e, “Niçin kızgınsın? Eğer zekiysen, günahına tövbe edersin ve hiçbir zarara uğramayacağın güvence altına alınacak. Ama yollarını düzeltmezsen, Yargı Günü’nde seni cezalandırdığımda günahının iyi korunmuş olacağından emin olabilirsin. Bu nedenle tövbe et ve Ben seni affedeceğim. Kötü Dürtü seni yanlış yönlendirmek için sıkı çalışmaktadır, fakat senin onun üstesinden gelme sorumluluğun vardır” dedi.

 

[Buradaki günah kelimesininin orijinali İbranice Hatat (חטאת) kelimesidir ve kelimenin bitişi sebebiyle dişil bir kelime gibidir. “Sinmek” anlamındaki Rovetz (רבץ) kelimesi ise öte yandan, açıkça eril biçime sahiptir.] Bu, Kötü Dürtü’nün başlangıçta bir dişi gibi güçsüz olduğunu ima eder. Ancak daha sonra bir erkek gibi güçlü hale gelir.16

 

Kötü Dürtü’nün iki yüzü vardır. Başta, konuşmaya veya bir şey sormaya utanan bir misafir gibi davranır, çünkü; ev sahibinin doğasını bilmemektedir.

 

Aynısı Kötü Dürtü için geçerlidir. Başta utangaç ve çekimserdir. O kişiyi putlara tapmaya veya (karşı cinsten biri ile] günah işlemeye ikna edemeyeceğini bilmektedir, çünkü tavsiyesi gözardı edilecektir. Bu nedenle, o kişiyi küçük günahlar işlemeye kışkırtarak başlar, ağına yavaş yavaş çeker, ta ki artık kurtulamayacak olana dek.

 

Bu, gemi için kullanılan halat gibidir. Çok iyi biçimde birbirinden ayrılmış ipler biçiminde başlar. Giderek bunlar bükümlenerek çok ağır bir halat oluşturur. Aynısı günahlar için de geçerlidir.

 

Örneğin, bir kişinin acelesi olup, ekmek yemeden önce ellerini yıkamayı ihmal edebilir. Bir dahaki sefere, bu durum tekrar gerçekleştiğinde, aynı şeyi yapmakta bir yanlışlık olduğunu bile göremez.

 

Göreli olarak küçük bir günahı işlemek bile dört biçimde zarar getirebilir:

 

  1. Bir kişi, yanlış bir işi ayda bir kez yapmaya başlayabilir. Sonunda onu her gün yapar ve artık onun yanlış olduğunu düşünmez.
  2. Bir kişi yanlış bir şeyi ilk kez yaptığında, bu olaydan büyük utanç duyar. Yanlış bir şey yaptığını anlar ve buna pişman olur. Örneğin, geç kalktığında, henüz dua etmemiş olduğunu diğer kişilerin görmesinden utanır. Ancak, bu bir alışkanlık haline geldiğinde, bunu açıkça yapar ve bundan utanmaz.
  3. İlk kez yanlış bir şeyi yaptığında, bunu neredeyse kendi iradesine aykırı olarak yapar, çünkü; istekleri tarafından mağlup edilmiştir. Ancak, bir sonraki sefer, bunu memnuniyetle yapar, Kötü Dürtü’nün ona baskı yapmasına gerek bile kalmaz.
  4. Bir günah tekrar edilirse, tövbeye giden tüm yollar kapanır. Bunun iki nedeni vardır. Birincisi, artık bir yanlış olarak görülmez ve kişi tövbe etme ihtiyacı hissetmez. İkincisi, bir günah birçok kez tekrar edildiğinde, günahın gücü çok artar ve kişi tövbe etmek istese bile, kişinin bu kötü alışkanlıkları değiştirmesi zordur.

Bunların tümü Tanrı’nın Kayin’e öğrettiği derstir.

 

NOTLAR:

  1. Bereşit Rabba 22.